hammadde - Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi https://geridonusumekonomisi.com.tr/etiket/hammadde Geri Dönüşüm Portalı Wed, 16 Dec 2020 08:42:09 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.3 https://i0.wp.com/geridonusumekonomisi.com.tr/wp-content/uploads/2019/10/gd_ikon.png?fit=32%2C32&ssl=1 hammadde - Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi https://geridonusumekonomisi.com.tr/etiket/hammadde 32 32 161676614 Ham Madde İthalatının Kısıtlanması Kâğıt Geri Dönüşüm Sanayiini Üretemez Hale Getirecek https://geridonusumekonomisi.com.tr/ham-madde-ithalatinin-kisitlanmasi-kagit-geri-donusum-sanayiini-uretemez-hale-getirecek.html https://geridonusumekonomisi.com.tr/ham-madde-ithalatinin-kisitlanmasi-kagit-geri-donusum-sanayiini-uretemez-hale-getirecek.html#respond Wed, 16 Dec 2020 08:41:49 +0000 https://geridonusumekonomisi.com.tr/?p=1970 2020 Sonu itibariyle devreye girecek yeni kapasitelerle sektör, mevcut hurda kağıt ithalat kapasitesine ek olarak 1 milyon ton hurda kağıda daha ihtiyaç duyacaktır.

The post Ham Madde İthalatının Kısıtlanması Kâğıt Geri Dönüşüm Sanayiini Üretemez Hale Getirecek appeared first on Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi.

]]>

2020 Sonu itibariyle devreye girecek yeni kapasitelerle sektör, mevcut hurda kağıt ithalat kapasitesine ek olarak 1 milyon ton hurda kağıda daha ihtiyaç duyacaktır.

Atık ham madde ithalatı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 3 Eylül 2020 tarihli genelgesi ile kısıtlandı. Kâğıt sanayiinin can suyu olan hurda kâğıt, fabrikaların kapasitelerinin %80’i kadar ithal edilebiliyordu. Genelge bu oranı %50 olarak yeniden düzenledi. Peki bu kısıtlama ambalaj sanayiini besleyen kâğıt geri dönüşüm sanayiini nasıl etkileyecek?

Türkiye bugün kâğıt geri dönüşüm ve kâğıttan ambalaj sanayiinde uluslararası alanda en önemli üretim üslerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. İç pazar kâğıt/karton talebinin çok üzerinde olan arz kapasitesiyle yapılan yeni yatırımların tamamı artık ihracat odaklı olarak yapılıyor. 2019’da sektör olarak 1.1 milyon ton kâğıt-karton / kâğıt-karton mamulleri ihracatı gerçekleştirdik. Bu hacimde ihracat yapabilmek için yurt içinden temin edemediğimiz hurda kağıdı ithal ettik. Eğer ham maddemiz olan hurda kağıdı ithal edemeseydik ihracat yapmamız söz konusu olamayacaktı. Geri kazanılmış (recovered) kâğıt ithalatı önündeki kısıtlamanın ihracatı ve sektörü olumsuz etkileyeceği düşünülmektedir.

Sektör olarak yarınlara güvenle bakarak istihdam oluşturmaya ve katma değer üretmeye devam ediyoruz. Gelecek yıldan itibaren 5 milyon tonu geçecek olan toplam kâğıt üretim kapasitemiz, yeni yatırımlar ve kapasite artışları ile 2023 itibarıyla 6 milyon tonu geçecektir. Birkaç ay içerisinde tam kapasite devreye girecek KİPAŞ kâğıt yatırımı bile tek başına yılda 800 bin ton atık kağıda ihtiyaç duymaktadır. Kütahya’da Avusturya menşeili Hamburger Containerboard şirketinin yatırımı yılda 500 bin ton kağıdı dönüştürecek. Daha yeni devreye giren Balıkesir Varaka Kâğıt yatırımı yine aynı tonajda hurda kağıda ihtiyaç duyuyor. 2012’den bu yana sektör yeni yatırımlarla kapasitesini neredeyse %100 oranında artırdı.

Küresel bir oyuncu olma yolunda ilerleyen kâğıt sanayiine, ülke içerisinde toplanan atık kâğıt yetmemektedir. Geçen yıl ülke içerisinde toplanan atık kağıdın tamamı olan 3 milyon tonu satın alan sektör, ihtiyaç duyduğu eksik atık kâğıt tonajı olan 1.2 milyon tonu ithalat yoluyla karşılamak durumunda kaldı. Sektör hurda ham maddeyi dönüştürerek 1.1 milyon ton ihracat gerçekleştirdi. 2020 sonu itibarıyla devreye girecek yeni kapasitelerle sektör, mevcut hurda kâğıt ithalat kapasitesine ek olarak 1 milyon ton hurda kağıda daha ihtiyaç duyacaktır.

Dünyadaki diğer üreticilerle rekabet edip ihracat kapasitemizi artırmamız için, hurda kâğıt maliyetinin Avrupa or- talamasında olması gerekir. Bugün yurt içinde Ekim ayı atık kâğıt fiyatı nakliye dahil ortalama (1.150 TL) 125 Euro’dur. Buna karşın, Avrupa’da yerinde atık kâğıt fiyatı yaklaşık 80 Euro’dur. Avrupalı kâğıt üreticisi, en büyük maliyet kalemi olan ham madde temininde Türk kâğıt sanayicisine göre yaklaşık 3’te 1 oranında daha avantajlı durumdadır. Mevcut halde dezavantajlı olan kâğıt sanayiimiz, maliyetlerin artmasına sebep olabilecek bir düzenlemeyle büyük bir darboğaza girecek, rekabet edemez ve üretim yapamaz hale gelecektir.

Bugün oluklu mukavva hurdası dediğimiz hacimli kâğıt/kartonların geri kazanım oranı doğal üst sınırına zaten ulaşmış bulunuyor. Bu oran, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerine göre %93’tür (Bkz. 2018 Ambalaj Bülteni). AGED’in yaptığı hesaplamaya göre hacimli karton geri kazanım oranı %84’tür. Hacimli kartonlar yeterince toplanmaktadır.

Bununla birlikte, toplamanın yapılmadığı asıl kaynak konutlardır. Hurda ham madde ithalatını kısıtlayarak toplama oranlarının artmasını beklemek, konut toplamasını hiç etkilemeyecek ve artırmayacaktır. Konut toplamasının en verimli şekilde gerçekleşmesi, ancak ve ancak vatandaşın dönüşebilen atığını doğrudan toplama sistemine bir bedel karşılığında(!) verebileceği bir mekanizmanın kurulmasıyla mümkün olabilir. İçecek ambalajlarının toplanmasında öngörülen Depozito Sistemi’nin dünya- da başarılı olmasının hatta %90 verimle çalışmanın temel sebebi atığını getiren vatandaşın bunun karşılığında para ya da para puan almasıdır.

Hurda kâğıt ihracatı gibi hurda kâğıt ithalatı da serbest olmalı

İhracatı tamamen serbest olan hurda kağıdın ithalatının kısıtlanması serbest piyasa kurallarına aykırıdır. Eğer söz konusu kısıtlamadan vazgeçilmezse, bu durum orta ve uzun vadede kâğıt sanayiinin gelişmesine zarar verecektir. Hurda kâğıt ithalatını kısıtlama uygulamasının arzu edilmeyen sonuçları olan; kâğıt sanayiinin dünya ile rekabet gücünün kırılması ve ihracat yapamayacak hale gelmesi gibi etkilerden korunmak adına ithalatın da ihracat gibi serbest olması gerekir.

AGED ’in yaptığı hesaplamaya göre hacimli karton geri kazanım oranı %84’tür.

Atık Ham Madde İthalatı

Hangi Argümanlarla Kısıtlanmış olabilir

Kağıt sanayiinin ihtiyaç duyduğu ham madde ülke içerisinde yeterince temin edilemediğinden söz konusu ihtiyaç ithalat yoluyla karşılanmak zorundadır. Sıfır Atık Projesi’nin en büyük doğal paydaşı olan sektörümüz, getirilen %50 kısıtlamanın sebeplerinin farkında.

Muhtemel Sebep: Ülkede döviz kaybını önlemeye yönelik ithalatı zorlaştırıcı ekonomik tedbirler

Gerçek Durum: İthal ettiğimiz hurda kağıdı mamul üretiminde kullanan kağıt sanayi, yaklaşık 7 kat katma değer üreterek ve cari açığın kapanmasına katkıda bulunarak ihracat yapmaktadır. İthal ettiği hurda kağıdın tamamını mamul kağıt ihracatı için kullanmaktadır. Dolayısıyla döviz kaybının aksine, çok ciddi bir döviz girdisi sağlanmaktadır.

Muhtemel Sebep: Atık ithalatının çevreyi kirlettiği, çöp ithal edildiği kanaati

Gerçek Durum: Medyada yer alan kirlilik haberlerinin öznesi hiçbir zaman hurda kağıt olmamıştır. Kağıt çevre dostu bir üründür ve doğada kolayca çözünmektedir. Hurda kağıt ithalatı yapan fabrika sayısı 10’u geçmediğinden denetlemesi kolaydır. İthal edilen hurda kağıt, sanayinin can suyu yani ham maddesidir.

Muhtemel Sebep: Atık ithalatının kısıtlanmasının yurt içindeki atığı değerli kılacağı ve atıkların böylece daha çok toplanacağı düşüncesi

Gerçek Durum: Ödül ve cezaya dayalı herhangi bir sistem kurmadan, sadece ham maddenin değerinin yüksekliğine bağlı olarak toplama oranlarının artmasını ummak büyük bir yanılgıdır. Dünyada başarılı geri kazanım oranları yakalamış hiçbir ülke atık ham madde ithalatına kısıtlama getirmemiştir. Tam tersine ham maddenin ihracatını zorlaştırıcı önlemler vardır. Ayrıca, geçmişte hurda kağıt fiyatının aşırı yüksek olduğu dönemlerde bile atık toplama oranı artmamıştır. Hacimsel olarak artsa bile oran aynı kalmıştır. Sanayiinin asıl ham maddesi olan hacimli kartonlarda geri kazanım oranı zaten %84’tür. Yukarıda da değindiğimiz gibi resmi kaynaklara göre bu oran %93’tür.

Atık Toplama Finansmanının
Asıl Kaynağı; GEKAP, GEKAP, GEKAP…

Toplama sistemi, Kirleten Öder Prensibine göre (Polluter Pays Principle) piyasaya ambalajlı ürün süren firmaların geri kazanım (toplama) için ödediği tutarlar ile finanse edilmelidir. Bu finansman bugün itibarıyla GEKAP (Geri-kazanım Katılım Payı) ile elde edilecek gelirdir. Dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde atık geri kazanım finansman yükü, sanayicinin sorumluluğunda değildir. Bu sorumluluk piyasaya ambalajlı ürün sürenlerin omuz- larındadır.

Avrupa’da geçen yıl hurda kağıdın değeri 0 (sıfır) Euro’ya düştüğünde bile toplama sistemi sekteye uğramadan faaliyetlerine devam etti. Bunun sebebi, Avrupa’nın GEKAP benzeri bir sistemle geri kazanım faaliyeti yürüten şirketleri sübvanse etmesidir. Sistem ham madde değeri ne olursa olsun, toplama yapan firmaya ton başı sabit bir tutar ödemektedir. Toplama yapan firma bu tutarla sabit giderlerinin tamamını karşılamaktadır. Böylece, toplama yapan firma, atıkların ham madde değerinde yaşanan dalgalanmalardan en az düzeyde etkilenmekte ve her hâlükârda faaliyetlerine devam etmektedir.

Atık Ham Madde İthalatının Kısıtlanması Hangi Sonuçları Doğuracak?

Sektör olarak tercihimiz Sıfır Atık Projesi kapsamında yürütülecek çalışmalarla geri kazanılacak yerli hurda kağıdı kullanmaktır. Bununla birlikte, Sıfır Atık çalışmalarının sonuçları ancak birkaç yıl içerisinde elde edilebilecektir. Söz konusu çalışmalarla toplama oranı artırılmadan, hurda kağıt ithalatının kısıtlanması halinde;

  • İç piyasadan yeterince ham madde temin edilemeyecek,
  • Atık kağıt ederinin çok üzerinde bir fiyata çıkacak,
  • Yeterli ham madde bulamayan fabrika- lar kapasitelerinin altında üretim yapacak,
  • Aşırı değerlenen yerli atık kağıt maliyetini fabrika- lar mamul fiyatına yansıtacak,
  • Bu durumda Avrupalı üreticilerle rekabet edemez hale gelinecek,
  • Ülkeye ithal mamul kağıt girişi artacak,
  • Bu durum cari açığı büyütecek
  • Mevcut yatırımların bir kısmı âtıl hale gelecek
  • Toplanan hurda kağıdı satın alabilecek fabrika bulunamayacak,
  • Yapılması planlanan yeni yatırımlar- dan vazgeçilmesine neden olabilecektir.

The post Ham Madde İthalatının Kısıtlanması Kâğıt Geri Dönüşüm Sanayiini Üretemez Hale Getirecek appeared first on Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi.

]]>
https://geridonusumekonomisi.com.tr/ham-madde-ithalatinin-kisitlanmasi-kagit-geri-donusum-sanayiini-uretemez-hale-getirecek.html/feed 0 1970
İthalat Kısıtlaması Ham Madde Bulma Sıkıntısı Yaratabilir https://geridonusumekonomisi.com.tr/ithalat-kisitlamasi-hammadde-bulma-sikintisi-yaratabilir.html https://geridonusumekonomisi.com.tr/ithalat-kisitlamasi-hammadde-bulma-sikintisi-yaratabilir.html#respond Tue, 15 Dec 2020 08:35:51 +0000 https://geridonusumekonomisi.com.tr/?p=1962 KİPAŞ Holding A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı Hanefi Öksüz’le GEKAP’ı konuştuk.

The post İthalat Kısıtlaması Ham Madde Bulma Sıkıntısı Yaratabilir appeared first on Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi.

]]>

1984 yılında Kahramanmaraş İplik Pamuk A.Ş. olarak faaliyetlerine başlayan KİPAŞ Holding A.Ş. geniş ve başarılı üretim yelpazesiyle Türkiye’nin önde gelen şirketleri arasında yer alıyor. Enerjiden tekstile, tarımdan kâğıt ve plastik üretimine dek pek çok alanda faaliyet gösteren KİPAŞ Holding A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı Hanefi Öksüz’le kâğıt sektöründeki atılımlarını ve bir ham madde olarak kâğıdın geri dönüşümü, toplanması gibi hususlarda sektörü etkileyecek olan GEKAP’ı konuştuk.


AGED Genel Müdürü Osman Kaytan, Kipaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı M.Hanefi Öksüz, Kipaş Kâğıt Ceo’su Nezihe Sinem Öksüz Dedebayraktar

Bize kâğıt girişiminizden bahsetmeden önce genel olarak KİPAŞ’ı anlatabilir misiniz?

Hızla büyüyen, yatırımcı bir grubuz. KİPAŞ olarak yılın sonunda 11 bin çalışan sayısına ulaşmayı hedefliyoruz. 8 sektörde faaliyet gösteriyoruz. Grup olarak en güçlü olduğumuz sektör tekstil. Tekstilde Türkiye’nin en büyüğüyüz. Sadece tekstilde 5 bin kişilik istihdam sağlıyoruz. Güçlü olduğumuz bir diğer sektör çimento ve bir diğeri de enerji. Jeotermal, hidroelektrik ve rüzgâr enerjisi üretiyoruz. Ayrıca enerji dağıtım şirketinin ortaklarından biriyiz. Bunların dışında kâğıt, plastik, eğitim, tarım gibi birçok alanda faaliyet gösteriyoruz.


Kâğıt sektörüne girmeye nasıl karar verdiniz, yatırımlarınızın büyüklüğü nedir?

Kâğıt sektörüne 5-6 yıl önce girdik. Kahramanmaraş’taki tesisimizin ardından Bozüyük ve Söke’de yatırımlarımız oldu. Söke’deki, Avrupa’nın en büyük yatırımı 8,40 eninde makineyle, ülkemizde üretimi olmayan dolayısıyla ithal ettiğimiz katma değerli kâğıtları üreteceğiz. Burada iki makine olacak. Birini iki aya kadar üretime almayı planlıyoruz. Pandemi nedeniyle monitörlerin geliş gidişinde büyük sorunlar yaşandı. Bu nedenle 3-4 ay kadar zaman kaybettik ancak bu yılsonuna kadar üretime almayı planlıyoruz. Arıtmasını dahi Almanlara yaptırıyoruz. Çevreye çok saygılı bir tesis burası. Kendi atıklarını dahi yakabilecek. Sıfır Atık projesine tamamen uygun bir işletme olacak. Diğer taraftan ikinci makinenin yatırımı için de görüşmelerimiz devam ediyor. Aynı bina içerisinde çift makine olacak. Firma olarak tüm sektörlerde son teknolojiyi kullanıyoruz. Ambalaj sanayiinde de ihtiyaç halinde büyümeyi planlıyoruz.

ATIK KÂĞIT TOPLANMAZSA DOĞA YİNE ZARAR GÖRÜR

Ham madde temininde hurda kâğıt toplama sistemini nasıl buluyor musunuz? Bakanlığın getirdiği hurda ham madde ithalatı kısıtlaması hakkındaki görüşünüz nedir?

Atık toplamanın yeterliliği, halkımızın bilinçlenmesine ve devletin sistemi iyi kurmasına bağlı. Hollanda, kâğıt geri dönüşümünde lider ülke. Kâğıt doğayı kirleten bir madde olmayabilir ama atık kâğıdı değerlendiremezsek ağaç keserek yine doğaya zarar vereceğiz. Dolayısıyla atık kâğıt geri dönüşümünü mümkün olduğu kadar artırmamız lazım. Biz kâğıt sektöründe ihracatçı bir ülke olmaya doğru gidiyoruz. Zaten diğer sektörlerde ihracat arttıkça, ambalaja olan ihtiyaç da artıyor. İnternet üzerinden alışveriş yapmak son zamanlarda daha da yaygınlaştı ve bu ambalaj kullanımını da artırdı. Kâğıt sektörüne önem verilmeli. Hurda kâğıt temini, bu sektörün en önemli sorunu. Hem içerideki atık kâğıdın tamamını kullanmalı hem de ithalat fiyatlarında dünya piyasalarına uyumlu olabilmeli buradaki sanayici.

Yoksa rekabet edemeyiz. Tabii her ürünün fiyatı dönem dönem yükseliyor ve düşüyor. Hurda kâğıdın fiyatı yükselince, mecburen mamul kâğıdın da fiyatı yükseliyor. 8 ay kadar önce hem mamul kâğıt hem de hurda kâğıt fiyatları çok düşüktü. Kâğıt toplayıcıları da sıkıntıya girdi ama dünya piyasası böyleydi. Hurda kâğıt fiyatında sanayiciyi zorlarsanız ihracatı ortadan kaldırırsınız. Bunun sonucunda ne olabilir? Ürün ithalatı da serbest. Tüketici de ithalata yönelir ve sanayi tesisleri üretim yapamaz hale gelir. Meseleye tüm tarafların gözüyle bakabilmemiz lazım. Herkesin faydasına olan şu; Türkiye’nin kâğıtta sanayileşmesi, daha fazla ihracatçı olması. Yatırım arttıkça istihdam da artar. Kâğıt konusunda çok iyi bir noktaya geleceğimizi düşünüyorum ama devlet iyi bir düzen geri kazanım yani toplama sistemi kurmalı. Dünya piyasalarına göre oluşmuş fiyatlara mümkün olduğunca müdahale etmemeli. İhtiyacı olanı ithal, fazla olanı ihraç edebilmeli. Kısıtlama, sektöre zarar verdiği gibi herkese zarar verir.

Geri kazanım finansmanı Türkiye’de kâğıt sanayicisinin sorumluluğunda. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Her sektörde finansmanı sağlayan bir kademe vardır. Mesela bu kademe tekstilde iplik fabrikalarıdır; pamuğu peşin alır, ipliği vadeli satarlar. Onu işleyenler ürünü mamul yapıp iplik parasını verir. Kâğıtta da böyledir. Büyük tesisler hurdayı Avrupa’dan getirtir- ler. Peşin alır, sanayiye vadeli satarlar. Onlar da ürettikleri ambalajı ihraç edip, sonra parasını öderler. Burada bütün finans yükü sanayi tesislerinin üzerinde. Ama geri kazanım siste- minde finansman yükü dünyada kâğıt sanayii üzerinde değildir. Finansmanı sağlayan asıl kaynak kirletici sayılan piyasaya sürenlerdir. Ülkemizde de böyle olmalıdır. Yani hurda kâğıt fiyatına bağlı olmadan toplama yapılan bir sistem geliştirilmeli.

Pandemi süreci nasıl geçti kâğıt sanayii açısından?

Süreçten etkilenen çok fazla sektör var. Olumsuz etkilenip zarar edenler olduğu gibi, hiç etkilenmeyip kârlı duruma geçen sektörler de var. En çok turizm etkilendi çünkü insanlar gezip tozmayı bıraktılar. İkinci olarak, insanlar kıyafet alışverişini bıraktıkları için tekstil sektörü olumsuz etkilendi. Bu kağıda da yansıdı. Ancak gıda sek- töründeki üretim artışı kağıt ambalaja olan talebi artırdı. Kağıt sektörü pandemi sürecinde çok etkilenmedi yani. Atık kâğıt toplamada olumsuz etkiler görüldü. Sokağa çıkma yasakları, tüketimin azalması, ortaya çıkan hurdayı da azalttı. Burada ayrıca belirtmek gerekir ki en önemli şey, her atığın ayrı değerlendirilmesi gerekliliği. Plastikle kâğıdı birbirinden ayırmamız gerekiyor. Plastik doğada yüzlerce yıl yok olmazken, kâğıt bir sene içinde yok oluyor. İthal edilen atık kâğıdın içinde herhangi bir zehirli, yok edilemez madde de gelmiyor. Plastikte gelebiliyor halbuki. Bunlara dikkat edilmesi, ona göre düzenleme yapılması gerekiyor.

Atık kâğıdın değerinin artması, toplanmasını da artırır mı?

Tabii çok kısa bir süre için artırabilir ama siz dünya piyasasının üstünde fiyatlarla satamazsınız. Sadece hurda kâğıt değerini artırarak toplanan kâğıt miktarını artıramazsınız. Öncelikle iyi bir toplama sistemi kurmak gerekir. Her şey dünya piyasasına bağlı. Dünya piyasasından ithal edilecek, dünya piyasasına ihraç edilecek. Atık kâğıt kullanan ambalaj sanayimize dünya piyasalarından fiyat alınacak. İthalat yasaklanırsa ambalaj sanayii ölür. Hurda kâğıdı kısıtlarsanız kâğıt sanayiini öldürürsünüz. Yine ambalaj sanayii kâğıt getirmeye devam eder. İçerideki ve dışarıdaki fiyat birbirini dengeliyor.

Bizde fiyat dalgalanmaları tsunami şeklinde oluyor. Ya çok düşük ya çok yüksek oluyor. Sizce bunun nedeni nedir ve nasıl önlenebilir?

Avrupa’da da dalgalanmalar oluyor. Çin bir alıyor, bir almıyor ve Avrupa’da da fiyatlar oynuyor ama bu Türkiye’de çok daha fazla oluyor. Müdahaleler, ithalat kısıtlamaları, bunların konuşulması bile piyasayı dalgalandırmaya yetiyor. Bir diğer neden de döviz kurları. Sonuçta onlar da dalgalanınca bütün bu dalgalar üst üste geliyor. Avrupalı bir sanayicinin, döviz kuru dalgalanması gibi bir derdi yok. Bizde bu durum sanayiciye çok fazla yansıyor. Aldığınız bir malın hurda fiyatına göre zarar etmiş oluyorsunuz.

TİCARETTE DÜRÜST OLMAMIZ LAZIM

Türkiye’deki hurda kâğıt kalitesini nasıl buluyorsunuz?

Tabii ki Avrupa’daki kaliteyi yakalamak mümkün değil ama burada da o bilinç yerleşecek. Burada da görev biz sanayicilere düşüyor. Hurdanın kalitesine göre fiyat verirsek hurda satan firmalar ona göre mallarını daha iyi tasnif ederler. Eskiden beri kâğıda aşırı rutubet veriliyor. Burada birbirimizi kandırıyoruz. Biz de bu sefer fireleri çok veriyoruz. Fire verdikten sonra bir de bu suyun nakliyesi var. Bir sürü mazot yakılıyor ve bunun da ödemesi yapılıyor. Ticarette dürüst olmamız, birbirimizi kandırmamamız lazım.

Biliyorsunuz biz sektörün ortak sesi olarak, ihraç ettiğimiz kâğıt mamul- de kullanılacak hurda kâğıt, %50 kısıtlaması dışında değerlendirilsin istiyoruz. Bu talebimizi de farklı kanallardan ilettik ve iletiyoruz. Sizin bu konudaki görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?

Ne var ne yok üreteceğiz, ihraç edeceğiz, döviz getireceğiz. Türkiye’de birbirimize satmamızın bir önemi yok. Neticede vatandaşın cebindeki

para, diğer vatandaşın cebine giriyor. Önemli olan ülkeye yurt dışından para gelmesi. Hükümetin yeni kararıyla uygulanacak olan kısıtlamada, ihraç edilen kısmın muaf tutulması lazım. Bu bütün sektörler için geçerli. İhtiyacımız olan ham maddeyi vergi ve herhangi bir kısıtlama olmadan temin edebiliyoruz tüm sektörlerde. Tabii kararlar da yeni yeni belli oluyor, buna da dikkat etmek lazım. Fakat dünya piyasasının üstüne çıktığınız an siz tesisleri durdurursunuz. Bunun sadece sanayiciye değil, toplayıcıya da zararı var çünkü toplayıcılar o zaman hurda kâğıt satacak fabrika bulamazlar. ■

The post İthalat Kısıtlaması Ham Madde Bulma Sıkıntısı Yaratabilir appeared first on Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi.

]]>
https://geridonusumekonomisi.com.tr/ithalat-kisitlamasi-hammadde-bulma-sikintisi-yaratabilir.html/feed 0 1962