Yeni bir rapora göre, Asya’daki tüm yanlış yönetilen plastik atıkların geri dönüştürülmesi, sera gazı emisyonlarını bu on yılın sonuna kadar yaklaşık çeyrek milyar mt azaltabilir.

Plastik atıkların etkisi üzerine hazırlanan yeni rapor Malezya, Filipinler, Tayland, Vietnam, Endonezya ve Hindistan’ı kapsıyor. Güney ve Güneydoğu Asya’da plastik atık yönetimi ve geri dönüşüm çözümlerinin sera gazı emisyonlarını, enerji ve su tüketimini hesaplamak için tasarlanmış bir aracın parçası olarak New York merkezli kar amacı gütmeyen The Circulate Initiative tarafından hazırlandı. Güneydoğu Asya ve Hindistan’da uygun atık yönetimi ve geri dönüşüm çözümlerine yatırım yapmak, 2030 yılına kadar emisyonları 229 milyon mt azaltabilir. Bu da 61 kömürlü termik santralin kapatılmasına eşdeğer olacağı ön görülüyor.

Raporda, altı ülke genelinde yanlış yönetilen plastik atık oranlarının yaklaşık %50 ila %75 arasında değiştiği belirtildi. Endonezya’nın yılda 5,8 milyon mt yanlış yönetilen plastik atık ürettiği ve bu rakamın altı ülke arasındaki en yüksek miktar olduğu belirtildi. Hindistan yılda 5.3 milyon mt atıkla ikinci sırada yer alırken Vietnam 4.6 milyon mt atık üretti. Tayland 3.4 milyon mt, Malezya ve Filipinler ise yılda 1.2 milyon mt üretti.

Araştırmacılara göre, düzenli depolama alanlarındaki her bir ton plastik atık, yaklaşık 3 ton karbondioksit eşdeğeri sera gazı emisyonu salarak iklim değişikliğine katkıda bulunuyor.

Rapor, açık yakmanın Endonezya ve Filipinler’deki tek karbon ayak izi sıcak noktası olduğunu ve bu tür faaliyetlerin Endonezya’daki plastik atıkların %48’ini ve Filipinler’deki %30’unu oluşturduğunu ve Endonezya’nın toplam karbon ayak izinin %94’üne ve %86’sına katkıda bulunduğunu ortaya koyuyor. Rapora göre, altı ülke yakma ve atıktan enerjiye yaklaşımlar yerine plastik atık geri kazanımı ve geri dönüşüm çözümlerini benimserse, 2030’da yaklaşık 229 milyon ton emisyonu önleyebilirler.

The post ASYA ÜLKELERİ PLASTİK ATIKLA SAVAŞMIYOR appeared first on Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi.

Dünya Çelik Birliği (WSA) verilerine göre dünya ham çelik üretiminde artış var. Çin, Hindistan, Güney Kore, İspanya, ABD, Ukrayna gibi ülkelerde artış dikkat çekerken Türkiye ve Japonya’da üretimde düşüşler yaşanıyor.

Dünya Çelik Birliği’ne (WSA) raporla- mada bulunan 64 ülkenin dünya ham çelik üretimi Şubat 2019’da 137,3 milyon ton seviyesinde yer alarak bir yıl öncesi- ne göre %4,1 arttı, ancak Ocak ayındaki 146,7 milyon tona göre düştü. Önceki yıl ile karşılaştırıldığında çelik üretim ra- kamları Şubat ayında şu ülkelerde arttı: Çin (+%9,2), Hindistan (+%2,3) ve Güney Kore (+%1,1)

Japonya’da ise üretim %6,6 oranında düştü. AB’de de çelik üretimi önceki yıla göre düştü. İtalya (-%2,7) ve Fransa’daki (-%0,3) karşısında İspanya’nın üretimin- de %2,5 artış kaydedildi. ABD’de üretim önceki yıla göre %4,6, Ukrayna’da ise %5,0 arttı. Brezilya ve Türkiye’de ise önceki yıla göre sırasıyla %1,7 ve %12,5 azalma kaydedildi.

Çin gümrük verilerine göre Şubat ayında Çin’in demir cevheri ithalatı önceki aydaki 91,26 milyon tona göre düşüşle 83,08 milyon ton oldu. Aradaki fark, Ocak ayında bir hafta uzunluğundaki Çin Yeni Yıl Tatili öncesinde stokların takviye edilmesine bağlandı. Kötü hava koşulları nedeniyle demir cevheri fiyatlarının art- ması ve sevkiyatların azalması da genel- de satın alış işlemlerini törpüledi.

Mart ayında ithalat 86,42 milyon ton ile Şubat ayı toplamının üzerinde yer aldı ve bir yıl önce ithal edilen 85,79 milyon tona göre de artış kaydetti. Demir cev- heri fiyatları Mart ayında yükseldi ve Fastmarkets tarafından yayınlanan Metal Bulletin’e göre %62 Fe Demir Cevheri gösterge fiyatı 88 USD/tona ulaştı. Bunun arkasında yüksek stoklar ve Çin’de süregelen üretim kısıtlamaları ile önceden arz endişesine yol açacak şekilde madencilik şirketi Vale’ye geçici bir liman yasağı uygulanması gibi farklı nedenler yatıyordu. Vale’ye uygulanan yasağın Mart sonunda kaldırılması ve madenlerinden başka birinde durdur- manın sona erdirilmesiyle birlikte fiyatlar 84 USD/tona geriledi.

Tropik fırtına nedeniyle Avustralya’da li- manlar kapatıldı ve Rio Tinto’nun mal çı- kartamaması ve mücbir sebep beyanın- da bulunması arz endişelerine yol açarak fiyatları 90 USD/ton seviyesine yükselt- ti. Bu endişeler Nisan ayında da devam etti ve BHP de Avustralya’daki fırtınanın ardından üretim sorunları ile ilgili uyarı- da bulundu ve fiyatlar 93 USD/tona tır- mandı. Artış Nisan ayında da devam etti ve fiyatlar ton başına 96 USD ile tavan yaptı. Ardından piyasada aşağı yönlü bir ayarlamayla bu yazının hazırlandığı sırada 93 USD/tona gerileme görüldü.

Derginin bu edisyonu ve yıllık abonelik için lütfen linki tıklayınız:

https://geridonusumekonomisi.com.tr/abonelik-formu

The post ÇELİK ÜRETİMİNDE ARTIŞ VAR appeared first on Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi.

Hindistan Çevre, Orman ve İklim Değişikliği Bakanlığı 7 Mart tarihinde düzenlediği bir yazıyla, ülkeye hurda plastik ithalatının 31 Ağustos’tan itibaren durdurulacağını bildirdi. Malezyalı yetkililer ise plastik hurda ithalatına çok sıkı kontrol uyguluyor. Vietnam limanlarında hala binlerce plastik hurda konteyneri rıhtımda bekliyor.

Avrupa’da plastik hurda iç pazarları Mart-Mayıs döneminde hareketli satın almalara ve yukarı yönlü hareketlere sahne oldu.

İngiltere’de LDPE doğal temiz film fiyatları sadece dört haftada %15’ten fazla arttı. Mart ayı başında 240-245 EUR/ ton seviyesinde olan fiyatlar ay sonunda 280-285 EUR/tonu gördü. Diğer plastik kalitelerinde de aynı eğilim ve %10’un üzerinde fiyat artışları görüldü. İngiltere iç pazarındaki bu artışa yol açan önemli bir etmen olarak Hindistan’da hurda ithalatının sınırlandırılacağına yönelik haberler gösterildi.

Hindistan Çevre, Orman ve İklim Değişikliği Bakanlığı 7 Mart tarihinde düzenlediği bir yazıyla, ülkeye hurda plastik ithalatının 31 Ağustos’tan itibaren dur- durulacağını bildirdi. Bu nedenle Hindistan’daki geri dönüşümcüler, 31 Ağustos’tan önce mümkün olduğunca çok hurda ithal etmek için kolları sıvadı ve bu durum İngiltere iç piyasasında da arz sıkıntısı ve fiyat artışını tetikledi.

Hindistan’daki ithalatçılar bakanlığın bu kararına itirazda bulunurken, yasakla- manın ana nedeni olarak ise Hindistan’ın ülke içindeki atığı geri dönüştürmek is- temesi gösteriliyor. Hindistan’da her gün yaklaşık 26.000 ton plastik atık üretiliyor ve bunun %40 kadarı hiç toplanmıyor. Devlet, 2022 yılına kadar tek kullanımlık plastikleri ortadan kaldırmaya yönelik çabasında bu atığın geri dönüşümüne odaklanmak istiyor.

Bu arada Malezyalı yetkililer ise plastik hurda ithalatına çok sıkı kontrol uygulu- yor. Enerji, Bilim, Teknoloji, Çevre ve İklim Değişikliği Bakanlığı bu yılın ilk üç ayında 139 plastik hurda ithalat şirketine yasaklama getirdi ve yaklaşık 30 şirket daha inceleme altında. Bu yıl çok az sayıda geri dönüşümcü Malezya’ya plastik hurda ithalatı için izin aldı. Malezyalı yetkililer, yasadışı plastik hurdası ithalatını önlemek için adeta her yük konteynerini tek tek inceliyor.

Vietnam limanlarında hâlâ binlerce plastik hurda konteyneri rıhtımda bekliyor. Bu konteynerlerden bazılarının başka ülkelere yönlendirilmesi söz konusu ancak limanlardaki kalabalığı azaltabilecek bir çözüm kısa vadede görünmüyor. Vietnam’ın plastik hurdası ithal etmek için kapılarını tekrar açıp açmayacağı da belirsizliğini koruyor. Buna rağmen birkaç geri dönüşümcü Vietnam’a yeni kargo gönderme riskini göze alıyor.

Avrupa iç piyasasında Mart-Mayıs döneminde plastik hurda fiyatlarının art- masına rağmen plastik granül fiyatları yükselmedi. Bu durum hurda plastik işleyicilerinin kâr marjlarında düşüşe yol açtı. Bu arada navlun fiyatlarında da Avrupa genelinde artış bekleniyor

The post PLASTİK HURDALARIN YÖNÜ BELİRSİZ appeared first on Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi.

Uzak Doğu’daki lisans uzatmaları ve Vietnam limanlarındaki tıkanıklığın hafiflemesi, Hindistan’ın plastik ithalatı ambargosuyla gerilen hurda ihracatçılarına umut ışığı oldu.

Hindistan’ın, Mart başında tüm plastik atık ithalatını yasakladığını açıklaması dünya piyasalarını sarstı. Haberler hurda plastik fiyatındaki zamla aynı zamana denk geldi. Yasak kararı Hindistan Çevre, Orman ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından alındı. Kararla birlikte 1 Mart 2016 tarihli Tehlikeli ve Diğer Atıklara dair mevzuatta değişikliğe gidildi. Esasen sınırlama SEZ tabir edilen Özel Ekonomik Bölgeler, İhracat Odaklı Birimler de dahil olmak üzere bütün ithalatçıları kapsarken Hindistan’a doğru yola çıkmış gemilerdeki konteynırların akıbetiyle ilgili soruları cevapsız bırakmıştı. Ancak 11 Mart’tan 31 Ağustos tarihine kadar Özel Ekonomik Bölgelerin ve İhracat Odaklı Birimlerin bu yasaktan muaf tutulacağı açıklandı. Ancak hala anlaşmalarını çoktan yapmış olanlar başta olmak üzere Hindistan’a katı plastik atık gönderen tüccarlar için sorunlar devam ediyor. Oysa ki Şubat ayı ihracatçılar arasında olumlu hislerle baslamıştı. Avrupa pazarında yükselen hurda plastik fiyatının Asya ülkelerinden gelen taleple harekete geçtiği söyleniyordu. Örneğin Endonezya’da birçok geridönüşümcü lisanslarının geçerliliğini Mart sonu ya da Nisan başına kadar uzatmıştı. Bu geri dönüşümcüler, lisansları bitmeden kotalarını doldurabilmek için yeni ithalat talebi yarattığından fiyatlar da arttı. Öte yandan binlerce konteynırın son 6-7 aydır beklediği Vietnam limanlarında yığılan işlerin bir kısmı görülmeye başlandı. Bu hurda plastik dünyasına bir nebze umut aşıladı. Vietnam’a sevkiyatların yeniden başlayacağı beklentisiyle piyasaya yansıyan olumlu hava, tedarikçilerin fiyatları artırmasına neden oldu. Her ne kadar Vietnam’ın yeniden alıma başlayacağı belirsiz de olsa, bazı ihracatçılar ülkeye gidecek mallar için çoktan pozisyon aldı. Alıcıların genişletilmiş lisans almaları kolay olmadığı için Malezya’nın ithalatı sınırlı kalıyor. Malezyalı çevre otoriteleri Şubat ayı boyunca yeni lisans vermedi. Önceden lisansı bulunan geri dönüşümcüler hurda plastik ithalatına devam etseler de alım pozisyonunda daha az ithalatçı olduğundan Ocak ayına kıyasla Şubat sevkiyatları düştü. Avrupa’dan Çin’e geri dönüştürülmüş granül sevkiyatı için engel ise Asya pazarında kullanıma hazır plastiğin ucuzlaması oldu. Yenisini almak daha hesaplı olduğu için Çinli müşterilerin Avrupa’dan geri dönüştürülmüş granül alımı yavaşladı. Çinliler granül için düşük fiyat teklif ettiklerinde buna kabul göremediler zira Avrupalı geri dönüşümcülerin kendi bölgelerinde alternatif çözümleri vardı. Sonuç olarak da Şubat ayında ihracat hacmi düştü. Avrupa’daki geri dönüşüm kapasitesinin artmış olmasına karşın Avrupa’da geri dönüştürülmüş granül miktarı hala kendi pazarındaki talepten fazla. Er ya da geç Avrupalı geri dönüşümcüler yalnızca iç pazarla yetinemeyecekleri için fiyatlarda değişikliğe gidecekler. Şubat ayında, aylardır ilk defa navlun fiyatları arttı. Avrupa’dan Uzak Doğu’ya 40 feetlik konteynır başına 50 ile 150 dolar artış görüldü. Konteynırların mevcudiyeti iyiydi ancak sevkiyat hatlarındaki boş satım dolayısıyla Uzak Doğu’ya fiyatları artırabileceklerini gördüler.

The post ATIK TİCARETİNDE İŞLER KARIŞTI appeared first on Geri Dönüşüm Ekonomisi Dergisi.