YASAK, GERİ DÖNÜŞÜM KRİZİNİ TETİKLEDİ

12 Temmuz 2019

Son 30 yıldır bütün dünyadaki kullanılmış plastiklerin yarısı Çin’e gönderiliyordu. 90’ların başında Çin için ucuz iş gücünü kullanmak çok cazip bir mali fırsattı. Ülke, geri dönüştürülmüş plastiği alıp küçük fabrikalarda bunlardan ucuz hortum, şişe, ayakkabı ve küçük aletler gibi ihracat malları üretti. Bu sürede Amerika’dan Çin’e bir günde 4 bin konteyner dolusu atık gidiyordu. Petrol fiyatları düştükçe yeni plastik üretmek, var olanı yeniden kullanmaktan daha ucuza mal oluyor. Geri dönüşüme dair en önemli soru şu: Ayrıştırılan atıklar nereye gidiyor?

ÇİN 40 MİLYON TON İTHAL ETTİ

Birleşmiş Milletler’e göre, 2016 itibariyle Çin her yıl 40 milyon ton geri dönüşüm malzemesi ithal ediyordu. Bu sayede Çin sıcak bir üretim merkezi haline geldi. Ancak Çin kendi atığını değerlendirmek amacıyla atık ithalatına sınırlama getirdi. Çin’in getirdiği sınırlamalar başta Amerika olmak üzere hurda ihracatçısı ülkelerde geri dönüşüm krizine sebep oldu. Çin’in yeni politikalarının küresel geri dönüşüm sistemini sekteye uğrattığını yazan New York Times’a göre, Amerikan şehirlerinde ve kasabalarındaki yüzlerce yerel geri dönüşüm sistemi çökmek üzere. Birçok şehir atıklarını yakarken; Tennessee, Florida ve Pensilvanya gibi eyaletlerde şehirlerin gazeteleri, konserve kutularını ve şişeleri çöp sahalarına gönderdikleri rapor ediliyor. Atıklarını ne yapacağını düşünen tek ülke ABD değil elbette. Mesela Avustralya, çöpleri gömmek için alan açarken Kanada atıkları çöp sahalarına göndermeye ya da yakmaya başladı. Almanya ve İrlanda ise hala ne yapacağını düşünüyor. Üstelik bu daha baslangıç. Çünkü Georgia Üniversitesi’nin öngörüsüne göre Çin’in geri dönüşebilir ürünlerin ithalatını durdurmasıyla 2030 yılı itibariyle dünya çapında 111 milyon ton atık ortada kalacak. Gömmek ya da yakmak da şimdilik büyük yaraya sadece ufak bir yara bandı mahiyetinde. Mutlaka gerekli olan ise küresel geri dönüşüm sistemini düzeltmek.