Geleceğimiz Üzerine Ufuk Turu

Dünya ortak vatanımızdır. Bugünden bakınca geleceğin kara bulutlarını görüyoruz. Gelecek kaygımız olmak zorundadır. Tabiat üzerindeki acımasız tasarruflar gelecek kaygımızı artırıyor. Gezegenimiz, şimdiden eskiye göre büyük kayıplar içindedir.

Dünya ısınıyor, buzullar eriyor. Bir derecelik ısınma büyük çözülmelere sebep oluyor. Yakın zamanda birçok ada ülkesinin, bazı önemli tarım arazileri ve eşsiz şehirlerin su altında kalma tehlikesi var. İklim değişikliği önü alınamaz yağışlar, kasırgalar, hortumlar ve seller büyük facialar yaratıyor. Böyle giderse ileride daha vahim doğa olayları ile karşılaşma endişesini taşımalıyız. Toprak kaymaları, yıldırımlar, her gün korkarak izlediğimiz dev hortumlar yaşanıyor.

Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezinden Klimatolog Prof. Dr .Murat Türkeş tehlikelere karşı uyarıyor: “11 yılda 120 milyon kişinin gelir değeri düşmüştür. Son 25 yılda Türkiye’de sıcaklık belirgin derecede arttı. Sıcak hava dalgası hem sıklaştı hem uzadı. Buzlanma ve kar yağışı giderek azalıyor. Bitki örtüsünü ve geleceğimizi tehdit ediyor. 2030-2050 yılları arasında 100 milyon insanın, iklim değişimi sonucu, göç dalgası başlayabilir.”

BM raporuna göre dünya nüfusunun 3,5 milyarı yoksun kesimlerden oluşmaktadır. Ufkumuzu karartacak karbon emisyonunun % 10’unu bu yoksun kesim yaratırken, nüfusun %10’u olan zenginler karbon emisyonunun yüzde ellisini yaratıyor.

Bütün dünya devletleri hiç vakit kaybetmeden iklim kriziyle mücadele etmelidir. Aileler ve her derecedeki eğitimciler, bu gerçeği çocuklara ve gençlere öğretmekle yükümlüdür. Birlikte tehlikelere karşı koymayı, birlikte sevinmeyi ve birlikte kaygıları paylaşmayı değer olarak gençlere vermeliyiz.

BİR KUZEY YILDIZI DOĞDU: GRETA THUNBERG

İsveçli 15 yaşında bir güzel kız, ihtiyar dünyamıza yeni bir yaşam öyküsü yazıyor. Okulunu cuma günleri terk ederek İsveç Parlamentosu önünde nöbete başlıyor. Dünyamızın hor kullanılmasına ve onun kirletilmesine isyan bayrağı açıyor. Onun küçük adımı dünyada dev adımlara dönüşüyor. Dünya gençliği, bu kuzey yıldızının parlaklığı ile aydınlık bir geleceğe kulaç atıyor.

Ülkesi İsveç’in parlamentosu önünde tek başına giriştiği koşu, 2019 yılında Birleşmiş Milletler çatısında çınlıyor. Şu veciz cümlelerle dünya liderlerine haykırıyor: “Bu çok yanlış. Burada olmamalı ve okyanusun ötesinde okulumda olmalıydım. Hâlâ umut gençlerde diyorsunuz. Bu ne cüret! Boş laflarınızla benim rüyalarımı çaldınız!”

Her yıl bu karanlığa sürüklenen dünyamızın geleceğini parlatan kuzey yıldızı, 23 Nisan bayramlarımızın şeref konuğu olmalıdır. Yaşıtlarına ve gelecek kuşaklara söyleyeceği çok çok sözü olacaktır. Öyle güzel senaryolar hazırlamalıyız ki geleceğimizi hem gülerek düşünmeli hem de hafızalardan silinmeyecek kadar düşünerek güldürmeliyiz. Bu gezegen bizim ortak evimiz.

ATIK GERİ DÖNÜŞÜM İÇİN ÇALIŞMALAR

Gerek dünyada gerekse ülkemizde dünyamızı kirleten katı, sıvı, organik, hurda elektronik aletlerle mücadele ya da gaz atıklarla mücadele hızlanmıştır fakat asla yeterli değildir. Halen evrenimiz kirlenmeye devam ediyor. Şehirleşmeler, artan nüfus ve çağın getirdiği hızlı gelişim ve kaynakların denetlenemez şekilde kullanılması kirlenmeyi artırıyor.

Katı atıklar, sıvı atıklar, organik atıklar, hurda maden ve elektronik cihazlardan geri dönüşüm sağlamak hem ticari kazancı hem de ihtiyar dünyamıza nefes aldırmayı beraberinde getiriyor. Dünya devletleri, gezegenimizi kirletmemek için birlikte çaba harcamalıdır. Bu çabaların başında eğitim ile beslenen bilinçlendirme ve farkındalık gelmektedir. Kuzey yıldızları çoğalır ve dünyamıza sahip çıkabilirlerse, işte o zaman, gelecek nesiller sağlıklı bir dünyaya sahip olabilir. Sokaklar, temizlemekle temiz kalmaz, kirletmemekle temiz kalır.

Op. Dr. Ahmet Nabi Kızmaz
Yazar