AB, Ambalajlar İçin Yeni Önlemler Alıyor

9 Mayıs 2023

Avrupa’da her yıl kişi başı ortalama 180 kg ambalaj atığı oluşuyor. Avrupa Birliği’nde (AB) kullanılan plastiğin yüzde 40’ı ve kâğıdın yüzde 50’si ambalajlamaya yönelik olduğundan ambalaj, işlenmemiş malzemelerin ana kullanıcılarından biri olarak ön plana çıkıyor. Harekete geçilmediği takdirde, 2030 yılına kadar AB’de ambalaj atıklarında yüzde 19 ve plastik ambalaj atıklarında yüzde 46’lık bir artış yaşanacağı öngörülüyor. Bu doğrultuda harekete geçen Avrupa Komisyonu, ambalaj konusunda AB çapında yeni kurallar belirlemeyi öneriyor.

Sunulan öneriler arasında, tüketiciler için yeniden kullanılabilir paketleme seçeneklerinin sağlanması, gereksiz paketlemenin sonlandırılması ve doğru geri dönüşümü desteklemek için net etiketler kullanılması yer alıyor. Böylelikle, Avrupa’nın geri dönüşüm kapasitesini artırmanın yanı sıra Avrupa’yı birincil kaynaklara ve dış tedarikçilere daha az bağımlı hale getirmek planlanıyor.

Komisyonun sunduğu öneriler doğrultusunda şirketler, ürünlerinin belirli bir yüzdesini tüketicilere, yeniden kullanılabilir veya yeniden doldurulabilir ambalajlarda sunmak zorunda olacak. Gereksiz paketleme sorununu çözmek için, örneğin restoran ve kafelerde tüketilen yiyecek ile içecekler ve meyve ile sebzeler için sunulan tek kullanımlık ambalajlar, minyatür şampuan şişeleri ve otellerdeki diğer minyatür ambalajlar gibi belirli ambalaj biçimleri yasaklanacak.

Üreticilerin yeni plastik ambalajlara dahil etmesi gereken zorunlu geri dönüştürülmüş içerik oranları da belirlenecek. Hangi ambalajın hangi geri dönüşüm kutusuna ait olduğu konusundaki kafa karışıklığını ortadan kaldırmak için her ambalaj parçası, ambalajın neyden yapıldığını ve hangi atık akışına gitmesi gerektiğini gösteren bir etiket taşıyacak ve AB’nin her yerinde aynı semboller kullanılacak.

“Yeni kurallarla, sürdürülebilir paketlemeyi AB’de norm haline getireceğiz.”

Önerilen önlemler hayata geçirilirse, 2030 yılına kadar ambalajlardan kaynaklanan ve 66 milyon ton olması beklenen sera gazı emisyonları 43 milyon tona düşecek ve su kullanımı 1,1 milyon m3 azalacak. Ekonomi ve toplum için çevresel zararın maliyeti ise, 6,4 milyar avro düşecek. Sunulan öneriler ile ambalajların tamamının 2030 yılına kadar geri dönüştürülebilir olması hedefleniyor. Ek olarak AB üye ülkelerinde 2040 yılına kadar kişi başına düşen ambalaj atıklarının yüzde 15 azaltılması ve 2050 yılına kadar da ambalaj sektörünün iklim nötr olması planlanıyor.

Önerileri değerlendiren Avrupa Yeşil Mutabakatı Başkan Yardımcısı Frans Timmermans, “Önerilerimiz ambalaj atıklarını azaltıyor, yeniden kullanımı teşvik ediyor, geri dönüştürülmüş plastik kullanımını artırıyor ve ambalajın geri dönüştürülmesini kolaylaştırıyor. Avrupa vatandaşları, fazla ve gereksiz paketlemeden kurtulmaya can atıyor ve işletmeler de sürdürülebilir, yenilikçi paketleme çözümleri ve sistemleriyle ilerlemeye hazır. Üreticilerin ve tüketicilerin bu tür plastiklerin hangi koşullar altında gerçekten çevre dostu olduğunu, yeşil ve döngüsel bir ekonomiye katkıda bulunduğunu bilmesi için biyobazlı ve biyolojik olarak parçalanabilir plastiklerle ilgili kafa karıştıran ifadeleri de açıklığa kavuşturuyoruz.” ifadelerini kullandı.

Çevre, Okyanuslar ve Balıkçılıktan Sorumlu Komisyon Üyesi Virginijus Sinkevičius ise, “Hepimiz geri dönüşüm için atıkları nasıl ayıracağımızı, biyolojik olarak parçalanabilen bir ürünle ne yapacağımızı veya tüm bu ambalajların tekrar kullanılıp kullanılmayacağını sık sık sorguladık. Her gün kişi başı yarım kilo ambalaj atığı üretiyoruz. Yeni kurallarla, sürdürülebilir paketlemeyi AB’de norm haline getirmeyi öneriyoruz. Döngüsel ekonomi ilkelerinin yaygınlaşması için doğru koşulları yaratacağız. Daha sürdürülebilir ambalaj ve biyoplastikler, yeşil ve dijital geçişte yeni iş fırsatları, inovasyon ve yeni beceriler, yerel işler ve tüketiciler için tasarruf anlamına geliyor.” dedi.